Kadınların hayatındaki önemli dönemlerden biri olan menopoz, adet kanamasının kalıcı olarak kesilmesi olarak tanımlanmaktadır. Kadınların yaşamında önemli bir dönem olan menopoz dönemi; bebeklik, ergenlik gibi hayatın olağan döngüsü içinde ortaya çıkan bir dönemdir. Menopoz kelimesi Yunanca kökenli bir kelimedir. Men yani ay ve pause yani durmak sözcüklerinin birleşmesinden meydana gelmiştir.
Menopoz döneminde yumurtalıklardaki folikül miktarının azalmasıyla, vücudun östrojen üretiminde düşüş yaşanmaktadır. Bu döngü zaman içerisinde östrojen üretimin tamamen kesilmesine ve yumurtalıkların küçülmesine yol açar. Bu durum da regl döngüsünün kesilmesi ve üreme yeteneğinin kaybolması anlamını taşımaktadır. Dünya Sağlık Örgütü de menopozu, “yumurtalıkların aktivitelerini kaybetmesi sonucu adet döngüsünün kalıcı olarak kesilmesi” şeklinde tanımlamıştır. Kadınlarda menopoz yaşı dünya geneline bakıldığında 45 ile 55 yaşları arasındadır. Türkiye’de ise menopoz, ortalama olarak 46 ile 48 yaşları arasında meydana gelmektedir.
Dünya Sağlık Örgütü menopozu; premenopoz, menopoz ve postmenopoz olmak üzere 3 ana döneme ayırmıştır.
Menopoz, birden farklı şekilde ortaya çıkabilmektedir. Bu nedenle menopoz döneminin oluşum biçimine göre de farklı sınıfları vardır.
Menopoz, yaşlılık dönemini ifade etmez. Her kadının yaşayacağı bir süreç olan menopoz, üreme döneminin bitimine işaret etmektedir. Bu dönemin belirtileri ve bu dönemde yaşanan sıkıntılar her kadında farklılık göstermektedir. Yıllarca sürebilen menopoz döneminde, bazı kadınlar hiçbir şikayet yaşamazken, bazı kadınlar bu dönemi daha ağır atlatabilir. Premenopoz olarak adlandırılan, menopozun başlangıç döneminde genel olarak şu sıkıntılar yaşanmaktadır;
Menopozda erken tanı oldukça önem arz etmektedir. Bunun nedeni, menopozda yaşanacak kayıpların ilk bir yıllık süreçte ortaya çıkmasıdır. Erken tanı ile tedaviye başlanması bu kayıpları önüne geçilmesinde yardımcı olur. Normal döngüsünden daha az adet gören, ani sıcak basmaları yaşayan ve psikolojik hastalıkları olan kadınların tetkik yaptırması önerilmektedir. Bu sıkıntıları yaşayan kişiden, adetinin üçüncü günü alınan kan örneğinde, FSH ve LH hormonları olması gereken düzeyden daha yüksek çıkmışsa, uzman hekim tarafından tanı konulabilir. Tetkik yaptıran kişi, eğer düzensiz bir şekilde adet görüyorsa, FSH düzeyi 40 pg/ml üzerinde ise kesin olarak menopoz tanısı konulabilir. Premenopoz döneminde ise FSH düzeyi 25 pg/ml ile 40 pg/ml arasında olur. Eğer bir gebelik planlanıyorsa, bu dönemdeki kadınlarda seyrek de olsa hamilelik görülebilmektedir.
4352 Market St
#3200 Philadelphia, PA 19103
(215) 569-0455
6 Split Rock Drive
Cherry Hill, NJ 4563
(856) 323-9746
343 Main St
#232 Singapore, SG 67867
(657) 898-0455
89 Kingstreet St
#3200 London, PObox 19103
(433) 896-0455