Hamilelik dönemi, ebeveynler için en heyecanlı dönemlerden biridir. Her ailenin en büyük isteği, çocuklarını sağlıkla kucağına almaktır. Hamile kaldıktan sonra özellikle anne adaylarının aklında pek çok soru belirmektedir. Doğumun ne zaman gerçekleşeceğinden, hangi yöntemle olacağına kadar birçok sorunun tek bir doğru cevabı yoktur. Her bebek ve anne özeldir. Bu nedenle büyük bir özen ve dikkatle geçirilmesi gerekilen bu dönemin, bir kadın doğum uzmanı tarafından takip edilmesi gerekmektedir.
Anne adayları, hamilelik haberini aldıkları andan itibaren doğum sürecini düşünür. Bebeğin sağlıklı gelişimi ve doğumun nasıl gerçekleşeceği için ebeveynler için büyük önem taşımaktadır. Gebeliğin ilk haftalarında doğum şekli, bebeğin ve annenin anatomisine göre tam olarak belirlenemez ancak ilerleyen haftalar, doğumun nasıl olacağı yönünde ipuçları vermektedir. Kadın doğum uzmanının bu konuda aileleri yönlendirmesi oldukça önemlidir. Bebeğin ve annenin anatomik durumuna göre en doğru doğum yöntemi tercih edilir. Tıbbın ilerlemesi ve teknolojik gelişmeler farklı doğum yöntemlerini de ortaya çıkarmıştır.
Yüzyıllardır kadınlar normal doğum ile bebeklerini dünyaya getirmektedir. Doğal doğum olarak da adlandırılan bu yöntem; ilaç, ağrı kesici ve hiçbir tıbbi müdahale olmadan gerçekleştirilir. Doğum rahimde kasılmalar ile başlar. Hamileliği 37 ile 42. haftalarında gerçekleşen normal doğum, kasılmaların sonucu olarak, bebeğin vajinal yoldan çıkışı ile son bulur.
Normal doğumun üç aşaması vardır. İlk aşamada rahimde 10 ile 15 dakikada bir kasılmalar gerçekleşir. Bu kasılmalar yaklaşık olarak 14 ile 16 saat arasında sürebilir. Rahim ağzının 8-10 cm arasında açılmasının beklendiği bu süreçte, zaman ilerledikçe kasılmaların şiddeti de artar. Kasılmaların hissedilme sıklığı 2-3 dakika arasına düştüğünde, normal doğumun ikinci aşamasına geçilmiş olur. Bu aşama annenin itme ve ıkınma hareketleri ile birlikte bebeğin vajinal yoldan çıkışı gerçekleşir. Bebeğin dünyaya geldiği bu aşama çok kısa sürebildiği gibi bazı durumlarda saatlerce devam edebilmektedir. Son aşamada ise plasenta rahimden ayrılır ve doğum tamamlanmış olur.
Hekim tarafından aksi belirtilmediği takdirde, normal doğumun birçok avantajı bulunmaktadır. Sağlık açısından herhangi bir olumsuzluk yoksa, kadınlar genellikle normal doğum tercih etmektedir. Herhangi bir ilaç kullanılmadığı için normal doğumda uyuşukluk hissi olmaz ve anneler uyanık oldukları için bebeklerini doğduğu an görebilme şansı yakalamış olur. Normal doğum yapan kadınların vücudunun, doğum anında ağrı kesici verilen kadınlara nazaran daha fazla endorfin hormonu salgıladığı tespit edilmiştir. Endorfin hormonu sayesinde anneler, normal hayata daha çabuk adapte olabilir. Aynı zamanda, normal doğum yapan kadınların, doğumdan sonra daha az ağrı çektikleri bilinmektedir.
Normal doğumun riskli görüldüğü durumlarda, sezeryan doğum tercih edilmektedir. Bu yöntem uzman hekimin tavsiyesi ile uygulanmaktadır. Sezeryan doğumda, anneye spinal, epidural veya genel anestezi uygulamalarından birisi yapılır. Anne karnına ve rahmine kesi atıldığı için bu yöntem cerrahi bir müdahale olarak nitelendirilmektedir. Kadın doğum uzmanı tarafından, anne veya bebeği tehdit eden bir durum tespit edildiğinde ve tıbbi müdahalenin getirdiği riskler göz önüne alınarak sezaryen doğum yöntemi tercih edilebilir.
Ülkemizde sezaryen doğum, normal doğumdan sonra en çok tercih edilen doğum yöntemidir. Bunun yanı sıra Sağlık Bakanlığı ve alanında uzman olan pek çok hekim, sezaryen yönteminin, normal doğumun mümkün olmadığı durumlarda tercih edilmesini önermektedir. Tüm dünyada kadınlar normal doğuma teşvik edilmektedir. Sezaryen doğumun avantajlarından biri, anne adaylarının normal doğuma oranla çok daha az ağrı ve acı çekmeleridir. Bunun yanı sıra sezaryen doğumun olumsuz yönleri, normal doğuma göre daha fazladır. Bunlar;
Ancak anne ve bebeğin sağlığını tehdit eden durumlar söz konusu olduğunda sezaryen doğum, hayat kurtaran bir operasyondur. Bu nedenle ebeveynler doğuma mutlaka kadın doğum uzmanının söylediklerini göz önünde bulundurarak karar vermelidir ve süreç hakkında detay almalıdır.
Suda doğum yöntemi, son dönemlerde anneler tarafından sıklıkla tercih edilmeye başlayan bir doğum yöntemidir. Normal doğuma alternatif olan suda doğum yönteminde, 35-37 derecelik ılık su içerisinde doğum gerçekleştirilmektedir. Ilık su ile anneye rahatlatıcı bir etki yaratmak amaçlanmaktadır. Bu sayede doğum sırasında ağrı kesici ya da suni sancıya gerek olmadan doğum gerçekleşir.
Bilim insanları, suda doğum sırasında daha fazla endorfin hormonu salgılandığını kanıtlamıştır. Anne adayının gevşemesi ve daha kolay bir doğum yapmasını sağlayan bu yöntem sayesinde, stres ve kaygı düzeyi minimize edilmiş olur. Suda doğumun bir başka avantajı ise, 9 ay boyunca anne karnında suda kalan bebeğin, yine su ortamına geçtiği için şok yaşamasının önüne geçilmiş olur.
Bazı durumlar suda doğum yapılmasına engel teşkil etmektedir. Uzman hekim bu konuda ebeveynlere gerekli bilgileri vermektedir. Bu durumlardan bazıları şu şekildedir;
Genel olarak ikinci ya da üçüncü doğumlarda tavsiye edilen bu yöntemde, doğumu yaptıraca olan doktor ve ekibinin deneyimli olması oldukça önemlidir. Ayrıca ortamın steril olması ve acil bir durum söz konusu olduğunda sudan çıkışın hızlı bir şekilde yapılabileceği koşulların sağlanması da gerekmektedir.
Sağlıklı ve zamanında doğumun 37 ile 42. haftalar arasında gerçekleşmesi beklenmektedir. Bebeğin gelişimini tamamlamasının ardından, annede rahim kasılmaları ve düzenli sancılar ortaya çıkar. Bazen rahim ağzındaki kanlı ve mukuslu tıkacın atılması (nişan gelişi) ve annenin suyunun gelmesi de doğumun habercisi olan durumlar arasında yer almaktadır. Bu belirtiler meydana geldiğinde anne adayının, kadın doğum uzmanına ulaşması ve hastaneye gitmesi gerekmektedir.
Her aile, sağlıkla bebeklerini kucağına alacağı günün hayalini kurar. Sağlıklı bir bebek dünyaya getirmek isteyen anneler, hamilelik sürecinden sonra bazı alışkanlıklarından vazgeçmek zorunda kalır. Hamilelik döneminde yapılması gerekenlere uyulması halinde, anne ve bebeği rahat bir gebelik dönemi geçirir. Anne adaylarının doğum öncesinde özellikle dikkat etmesi gerekenler şu şekilde sıralanabilir;
4352 Market St
#3200 Philadelphia, PA 19103
(215) 569-0455
6 Split Rock Drive
Cherry Hill, NJ 4563
(856) 323-9746
343 Main St
#232 Singapore, SG 67867
(657) 898-0455
89 Kingstreet St
#3200 London, PObox 19103
(433) 896-0455